30 Nisan 2012 Pazartesi

PATATESLİ ÇITIR BÖREK...

     Yeni bir haftaya merhaba.  Bu haftanın ve gelecek bütün haftaların, herkese sağlık, huzur, mutluluk getirmesini dileyerek başlıyorum  postuma:))  Çıtır çıtır bir börek tarifim var. Bu böreği de  Roma yolcusu olan kardeşim Emrah için yapmıştık. Adının hakkını veren çıtır çıtır bir börek. Yedikçe yiğesiniz geliyor. Birinin sizi durdurması lazım:))) Neyse bir an önce tarife geçeyim, ağzınızı fazla sulandırmadan:))
Ayrıca bu tarifi  çay kahve bahane etkinliğinin yeni ev sahibesi sevgili arkadaşım Ebru'ya Pastaeli ve porselen demlik etkinliğinin ev sahibesi sevgili arkadaşım Paşasofram 'a gönderiyorum. Kolay gelsin arkadaşlar...




Malzemelerimiz:
5 adet yufka
6 adet haşlanmış  patates
2 yemek kaşığı sıvıyağ
pul biber,karabiber.tuz

üzeri için :
1 çay bardağı sıvıyağ
1 şişe soda

Hazırlanışı:
  • İlk önce patateslerimizi soyup üzerini geçecek kadar suyla haşlıyoruz.
  • Haşlandıktan sonra süzüyoruz.
  • Karıştırma kabımızın içine alıp güzelce eziyoruz.
  • 2 yemek kaşığı sıvı yağımızı koyuyoruz.
  • Baharatlarını ve tuzunu koyup iyice karıştırıyoruz.
  • Yufkalarımızın birini alıp masaya seriyoruz. İlk önce dörde daha sonra ikiye bölüyoruz.
  • Fırça yardımıyla yufkalarımızı yağlayıp, iç malzemesinden koyup,şekilde ki gibi sarıyoruz.
  • Yağlanmış veya pişirme kağıdı serilmiş tepsimize diziyoruz.
  • Tam ortasını bıçakla 2-3 cm açıyoruz.
  • İçine sevgimizi katmayı unutmuyoruz.
  • Sonra sıvı yağla sodayı çatalla çırpıp üzerlerine bolca sürüyoruz.
  • En son oarak üzerlerine arzuya göre çörek otu serpiyoruz.
  • 180 derecede ayarlanmış fırında üstleri kızarana kadar pişiriyoruz.

Afiyet olsun. Sevgiler....

FISTIK KREMALI BROWNI / PEANUTS KREAM BROWNIE


Enfes fistik aromali bu browni ailece favori kek'lerimiz arasindadir uzun zamandir..Fistikli tadlari
seviyorsaniz hemen denemenizi siddetle oneririm :) Takip ettigim yabanci bloglar da bir ara cok populerdi..Bir dilim ile sinirli kalmayacaginiza garanti ederim :)

MALZEMELER
2 kutu Philadelphia krem peyniri
2 dolu yemek kasigi nutella
4 tane oda isisinda yumurta
200gr fistik ezmesi
175gr tuzsuz tereyag (oda isisinda yumusamis)
250gr seker (bir su bardagi kadar)
175gr mayali un (bir su bardagi kadar) siz normal un kullanabilirsiniz.
yarim paket kabartma tozu
50gr ince kiyilmis dark cikolata
2 dolu yemek kasigi kakao
YAPILISI
Keki hazirlamak icin 3 yumurta,seker,un,kabartma tozu,kakao,tereyagini ve ince kiyilmis cikolatayi
karistirma kabinda iyice cirpin.
Kremayi hazirlamak icin 1 yumurta, 2 paket krem peyniri, 200gr  fistik ezmesini, iki yemek kasigi nutellayi iyice mikserde cirpin.
Yagli kagit serili dikdortgen bir tepsiye  kek malzemelerini guzelce yayin.
Ustune krema malzemelerini guzelce surun...Bir catal veya cop sis ile S seklinde her tarafini karistirin.
Onceden isinmis 180 dereceli firinda yaklasik 25- 30 dakika pisirin.
Sure sonunda keki firindan alip 15 dakika kadar dinlendirin ve dilimleyerek servis yapin.


NOT..firindan aldiginiz vakit yumusak bir yapida olan browni bekledikce kivamini aliyor ve daha da lezzetli oluyor..


Haftaniz guzel ve bereketli gecsin..


Teflon Keki (Tuzlu)


                             Sabah kahvaltısına, kolay birşeyler yapmak istiyorsunuz, mesela 20 bilemedin 25 dakikada hazırlanan. Ve yine mesela, fırınızı yeni temizlediniz ve hemen kirlensin istemiyorsunuz :) Yada acilen misafirler mi geldi? Fırında o anda pişen başka şeyler var ve siz fırına alternatif arıyorsunuz. Bu duruma en iyi çözüm, bence, teflonda kek yapın.
                            Arkadaşım Nurcan'a giderken götürdüm bu keki. Kızım hastaydı o gün, dışarı gidememiştim birşeyler almaya. Baktım evde çabucuk yapılacak birşeyler aradım. En kolayı teflon keki gibi geldi bana. Tarif Nane Maydanoz Sofrası 'ndan. Ben evdeki yeşilliklerle yaptım. Tadı yiyenler tarafından beğenildi.Yine de keyif sizin...




                                 Malzemeler:
  • 2 yumurta
  • 1 kahve fincanı süt
  • 1/2 kahve fincanı yoğurt
  • 1 kahve fincanı sıvıyağ
  • 1 paket kabartma tozu (1,5 da olabilir)
  • 1/2 rendelenmiş kabak (Küçük olsun)
  • 1/2 rendelenmiş havuç (Küçük olsun)
  • Bir tutam taze nane, taze kekik, maydanoz
  • 2 çay kaşığı tuz
  • Aldığı kadar un


Yapılışı:
  1. Her zamanki kek yapar gibi yapıyoruz kekimizi. Yumurtaları çırpıp, yoğurt, süt, sıvıyağ, kabartma tozu ve un ekliyoruz biraz.
  2. Sonra rendelenmiş kabak ve havucu, ve ince ince doğranmış yeşillikleri (Dikkat edin fazla olmasın yeşillik çünkü bunlar sulanacak)
  3. Tuzu ekleyip un oranını tamamlıyoruz. Biraz sıvıyağ katılmış teflon tenceremize keki döküyoruz, her tarafı eşit olsun istiyoruz.
  4. Tarifte 10 dakika hızlı ateşte 5 dakika yavaş ateşte demiş. Fakat ben yüksek ateşte yaparken yandı. Bu yüzden siz fazla yüksek ateş kullanmayın. Kapağını bir tarafı iyice pişinceye kadar çevirmeyin. Yavaş ateşte olsun çok kısık da olmasın lakin. Cam kapaklı bir tencereniz varsa daha iyi olur. Sonra yavaşça kapak yada başka bir tepsi yardımıyla keki ters yüz ederek diğer tarafının pişmesini sağlıyoruz. Yine kısığa yakın bir ateşte.

             Not: İki kez yaptım bu keki. Bu resimler ilkinin resimleri. İkincisi daha iyi oldu benim söylediğim şekilde pişirirseniz yakmadan pişmesi mümkün oluyor. Ve tabiki içini alıyor.
İçine peynir da katabilirsiniz tabi ama ben her zamanki gibi taze nane ve taze kekik tercih ettim. Bunlar tadı çok değiştiriyor. Bence siz de deneyin böyle.

PEYNİRLİ KIVIRMA BÖREK






Elde açma börekler kadar kıymetli olmasada  benim mutfağımda her zaman kurtarıcı  olmuştur hazır yufka börekleri:)hele ki bugünlerde havanın isınması ile birlikte artan aktivitelerden bırakın elde açılmış börek hazırlamayı,hazır yufka  böreğini  bile bulamayan ev halkı pek severek yiyorlar şu sıralar:))Bir gece önceden hazırlanıp buzdolabında beklediğinde daha çok lezzetlenen bu börek

Enginar Salatası



Malzemeler:
  • 5 adet enginar,
  • 1 adet orta boy patates,
  • İç bezelye,
  • Domates,
  • 1 tatlı kaşığı un,
  • 1 adet kuru soğan,
  • Yeşil soğan,
  • 1 adet limon suyu,
  • 1 çay bardağı sızma zeytin yağı,
  • Maydanoz, dere otu,
Yapılışı:

  1. Enginarlar temizlenir dört parçaya kesilir tencereye alınır, üzerine  küçük küpler halinde kesilmiş patatesler, bezelyeler ve 1 tatlı kaşığı un ile hazırlanmış tuzlu su ilave edilir haşlanır.( Ben düdüklü tencerede 15 dakika haşladım.)
  2. Haşlanan sebzelerin suyu süzülür geniş bir kaba alınır. Piyazlık doğranmış kuru soğan, ince doğranmış yeşil soğan, maydanoz, dere otu,  limon suyu ve sızma zeytinyağı ilave edilir karıştırılır, servis tabağına alınır. Üzeri maydanoz ve dere otu yaprakları ile süslenir.
Afiyet olsun....








Beze Tarifi



Malzemeler:
  • 2 yumurta beyazı,
  • 2 çay bardağı toz şeker,
  • 2 damla limon suyu,
  • 1 fiske tuz,
Yapılışı;
  1. Yumurta aklarına kesinlikle sarısını karıştırmayın,
  2. Bütün malzemeleri karıştırıp, mikser ile kısık ateş üstünde 5 dakika kadar çırpıp ocaktan alın. Dip tutmaya başladığında ocaktan alın..
  3. 15 dakika kadar çırpmaya devam edin. Mikserden düşmeyecek kıvama gelmesi gerekiyor.
  4. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine krema torbası ile veya kaşık ile aralıklı sıkın.
  5. 100-110 derece ısıtılmış fırında 30-35 dakika kadar kızartmadan beyaz kalacak şekilde kurutarak pişirin.
  6. Yumuşamaması için, ağzı kapalı cam kavanozda muhafaza edin, .
Afiyet olsun...

İSOTLU KISIR




Tüm izleyenlerime sağlıklı mutlu haftalar dilerim.Nereden başlasam bilemedim:))uzun uzun  ara verdim  blogumu güncellemede.En son Bayat ekmek etkinliğimizden bahsetmiştim,blogger arkadaşlarım bayat ekmek ile ilgili çalışmalarına devam ediyor  çeşitli kanallarda izliyorsunuz tahmin ediyorum.Sonra rutin tedavilerim için bir kaç gün hastaneye vakit ayırdım ve sadede gelirsek
hayırlı işlerimiz

AYICIK PASTA

Selamlar herkese,güzel bir güne güzel bir haftaya başlamanızı dilerim.Bu dileğim hepimiz için geçerli olsun inşaallah güzel ve sağlıklı günlerimiz olsun.Çarşamba gecesi küçük kızım Feyza bir kusmaya başladı,bir lokma yiyor çıkartıyor,su içiyor çıkartıyor Perşembe günü buna ishalde eklendi,hemen doktora götürdüm 'midesini üşütmüş kusmasını engellemek için bir şurup başlayalım' dedi, eee korkulacak bişey yokmuş deyip eve döndüm ama ne mümkün şurup hiç etkilemedi.Cuma günü Beypazarına gitmemiz gerekiyodu gittik ama kusma ve ishal o kadar bitkin düşürdü ki Ankaraya gelmeyi beklemeden orda hastaneye gittik bi kusma iğnesi yapıldı,ishal şurubu ve antibiyotiğe başladık, ewet kusması kesildi ama sanırım psikolojik yemeği tamamen reddetmeye başladı.Cuma gecesi acile gittik  hemen serum takıldı ve kendine gelmeye başladı,acildeki çocukların büyük çoğunluğu aynı şikayetle başvurmuş ve serum takılmıştı bir salgınlamı karşı karşıyayız bilemedim,sabaha kadar 2 küçük bir büyük serum alınca biraz yüzümüz gülerek,doktorun öneri ve evdekilere de bulaşma ihtimali olabilir uyarıları ile eve döndük. Hafta sonu tam iyi olmamakla beraber en azından kusmamız bitti ve azar azar yemeğe başladı diye sevinirken dün ikizlerimde ateş ve bulantı başladı,Oğlum akşam eve çok kötüyüm diye geldi :(  Allahım isyan etmiyorum,sorgulamıyorum da ama çocuklar o kadar masum ve savunmasızlar ki onlara hastalık hiç yakışmıyor.Öyle kötüydü ki çocuklarımın hiç biri bu kadar kötü olmamıştı,kafamdan öyle felaket senaryoları geçiyordu ki biri gidiyor biri geliyor, küçük kızımda yaşadığımız kabusu umarım ikizlerim de yaşamayız daha rahat atlatırız diye ümit ederekten birazdan hem oğlumu hem ikizlerimi doktora götüreceğim.Umarım iyi haberlerle döneriz.
Canım kızım Mervenin ayıcıklı doğum günü pastasını paylaşacağım sizlerle.Pastanın pastaban ve kreması buradaki hello kitty pastayla aynı tek fark çikolata ganajla  diil şantiyle kaplı.
Hepinize sağlıklı günler dilerim.
Biz yiyemiyoruz şimdilik pastadan ama siz birer dilim buyrun.

29 Nisan 2012 Pazar

KESME ŞEKER MAŞASIYLA KURABİYE SÜSLEME


Hayırlı huzurlu bir hafta dilerim cümlemize....Kurabiye yapmayıda yemeyide süslemeyide çok seviyorum.....Geçenlerde elmalı kurabiye yaptım ve kesme şeker maşasını kullanarak kurabiyelerimi süsledim ben yaptım diye demiyorum ama çok lezzetli kurabiyeler oldu...
Kurabiye malzemelerine bakalım neler varmış bu arada kurabiye hamurunda kabartma tozunu çok az kullandımki kurabiyeler pişerken şekilleri bozulmasın....
Yarım paketten biraz fazla margarin ve tereyağ karışımı(oda ısısında)
1 çay bardağı sıvıyağ
2 yemek kaşığı yoğurt
2 yemek kaşığı pudra şekeri
bir çimdik kabartma tozu
Klasik elmalı kurabiye harcı
Önce yağları ve şekeri karıştırdım daha sonra yoğurt,kabartma tozu ve aldığı kadar unla yumuşak hamur hazırladım.
Şekil vermesi kolay olsun diye iri mandalina kadar büyük parça aldım avucumda açıp elmalı harçtan koydum poğaça gibi kapattım.
Maşayı resimdeki gibi yan tutarak hamuru maşayla sıktırarak şekiller yaptım...


Yağlı kağıt serdiğim tepsiye dizdim...(Süsleme biraz acemi işi oldu bir dahaki sefere daha güzel olucak İnşaAllah)
Kurabiyelerin bazılarını yuvarlak yapıp süsledim.....Isıtılmış fırında fazla kızartmadan pişirdim..Üzerlerine pudra şekeri eledim, kurabiyeler biraz soğuyunca pudra şekerini eleyin aksi taktirde şeker eriyor....
Kurabiyelerimi etkinliklerin ev sahibeleri Paşasofram ve Pastaeline gönderiyorum...

PEÇETE BASKILI SABUNLAR

Hediyelik hazırladığım peçete baskılı sabunlarım
Gördüğüm peçeteleri alıyorum çok sevdim ben bu işi:)
çok cici oldular:) sahiplerini bekliyorlar:)

28 Nisan 2012 Cumartesi

PASTANE AÇMASI...

    Günaydın iyi pazarlar...  Şimdi size çok mu çok güzel bir açma tarifim var. Tarif sevgili Asiye yengeme ait.. Bu açma bizim ailemizde çok seviliyor. Ne zaman özel bir gün için hazırlık yapmak istesek listede hemen yerini alır. Sabah kahvaltılarına, çayın yanına çok yakışıyor. Mayalı bir hamur olduğu için taze yemek gerekiyor. Bizde zaten hiç ertesi güne kalmıyor:))) Yeğenlerim yemeye doyamıyor. Teyze lütfen bir tane dahaları hiç bitmiyor. Canlarım benim, onları iştahla yerken izlemek beni çoook mutlu ediyor. Biz iki çeşit şekil verdik siz istediğinizi uygulayabilirsiniz.







Malzemelerimiz:
1 su bardağı sıvıyağ
1 su bardağı süt
1 su bardağı ılık su
1 paket yaş maya(40 gr)
1 paket kabartma tozu
 3 yemek kaşığı  toz şeker
1  tatlı kaşığı tuz
aldığı kadar un
üzeri için yumurta sarısı, akını hamurun  içine koyuyoruz..

Hazırlanışı:
  • Bir su bardağı ılık suda  mayayı yumuşatıyoruz.
  • Un hariç bütün malzemeleri karıştırma kabımızda karıştırıyoruz.
  • Daha sonra aldığı kadar unla kulak memesi kıvamında bir hamur elde ediyoruz.
  • Yazın güneşli bir ortamda kışınsa kalorifer yanında en az bir saat mayalandırıyoruz.
  • Mayalandıktan sonra istediğimiz şekli veriyoruz.
  • Yağlanmış veya pişirme kağıdı serdiğimiz tepsimize diziyoruz.
  • İçine sevgimizi katmayı unutmuyoruz.
  • Üzerine  yumurta sarısı sürüyoruz. Arzuya göre çörek otu susam serpebiliriz.
  • 1 saatte tepside mayalandırıyoruz.
  • 180 derecede ayarladığımız fırınımızda üstleri kızarana kadar pişiriyoruz.

Afiyet olsun. Sevgiler...

TÜRK KAHVELİ KEK















TÜRK KAHVELİ KEK


3 Yumurta


2 çay bardağı (ince belli) şeker


1 çay bardağı fındık yağı


1 çay bardağı süt


3,5 çay bardağı un


2 yemek kaşığı Türk kahvesi


1 paket kabartma tozu


1 paket vanilya





Baharatlı Tuzlu Kurabiye


Hanginiz bilir, benim kadar,
Karpuzdan fener yapmasını;
Sedefli hançerler, üstüne,
Gülcemal resmi çizmesini;
Beyit düzmesini;
Mektup yazmasını;
Yatmasını,
Kalkmasını;
Bunca yılın Halime'sini
Hanginiz bilir, benim kadar,
Memnun etmesini?

Değirmende ağartmadık biz bu sakalı!

                     Mutlu pazarlar dilerim hepinize dostlarım. Güne Orhan Veli şiiriyle merhaba demek istedim. O keyifli, o melankoli,  o güzel mısraların yazarı, güzel insanla. Biraz hüzünlendim yine şiirlerinden. Şairin yaşadığı fakirlikleri anlattığında biraz hüzünlendim. Bas-ül Ba-del Mevt 'e inananarak yaşamışlar. Böyle yaşamak zorunda kalmışlar belki de.  Halbuki şiir dünyamızın vazgeçilmezlerindendir Orhan Veli... Şimdi ona haklı olarak verdiğimiz değeri,"Keşke yaşadığı zamanda da verebilseydik" diyor insan ister istemez. Ne güzel anlatır şiirlerinde, günlük olayların bir şairin gözünden nasıl göründüğünü...
                   Bu satırları yazarken yüzümdeki ifade dikkatimi çekti. Mutlu, umutlu ve biraz sırıtak bir haldeyim. Mutsuz iseniz Orhan Veli okuyun derim, hatta benim gibi Baharatlı -  Tuzlu kurabiye ile çayınızı yudumlarken okuyun. Daha güzel oluyor...

               
                   Geçen haftalarda pazara gitmiştim. Orada taze kekik buldum. Nasıl sevindim, nasıl sevindim anlatamam. Nerelere kattım bu bir demet kekiği. İşte bu tuzlu kurabiye, bu  heyecanla ortaya çıktı. Bir tuzlu kurabiye yapayım dedim. Akşamdan bir margarin ve yumurtalar çıkardım. Ertesi günü, çocuklar 23 nisan sonrası evde kaldıkları salı günü, bir margarini ikiye böldüm. İki kaseye ayırdım. Birini tuzlu kurabiye birini ise tatlı kurabiye yapmak için kızlarıma verdim. Onlar bir güzel ellerini yıkadılar, kolları sıvayıp başladık kurabiyeleri yapmaya.
                     Bu tuzlu kurabiyeler İzgi'nin yaptığı kurabiyeler. İçine neler katmadık ki... Taze nane, çörekotu, pul biber, ve rengi de güzel olsun diyerek zerdeçal... Bu aralar renklendirmek istediğim şeylere bol bol katıyorum zerdeçalı. Nasılsa yakında bir zerdaçallı tarif daha görürsünüz bu blokta.
                     Kurabiyeler nasıl oldu diyorsanız, nefis... Ağızda dağılıyor, baharatlar çok yakıştı. Tuzlu kurabiyeye alternatif oldu böylece.



      Malzemeler:
  • 1/2 margarin (oda sıcaklığında)
  • 1/2 çay bardağı sıvıyağ
  • 1 yumurta
  • 2 kaşık sirke
  • 1 yemek kaşığı yoğurt
  • 1 tatlı kaşığı zerdeçal
  • 1 tatlı kaşığı pul biber
  • 1 çay kaşığı kabartma tozu (tepeleme)
  • 2 tatlı kaşığı taze kekik (doğranmış)
  • 1 tatlı kaşığı çörekotu
  • 2 çay kaşığı tuz
  • 1 yemek kaşığı nişasta(tepeleme)
  • 11 kaşık un (tepeleme)
  • 9. kaşıktan sonra un oranını azar azar ekleyerek kendiniz belirlemenizi tavsiye ederim.

    Yapılışı:
  1. Bir kaseye margarin alınır. Un ve kabartma tozu haricinde bütün malzemeler karıştırılır.
  2. Malzemeleri çırpma teliyle çırparız. Unu azar azar ekleriz ki herkese göre farklı olabilir.Un eklemeye başlayınca kabartma tozunu da ekleriz. Benim ölçülerime göre 11 kaşık un kafi geldi. Fakat siz son iki kaşığı iyice yoğurmadan karar vermeyin bence.
  3. Ele yapışmayan bir hamur yoğurun. Hamuru iki parçaya ayırıp rulo yapın. Rulolaların heryerinin eşit olmasına dikkat edin.
  4. Yaptığınız ruloları streç filmle kaplayın ve buzdolabına atın.
  5. İstediğiniz zaman çıkarıp birkaç dakika bekletin. Sonra 1 er santim kalınlığında kesin ve yağlı kağıt serili tepsiye dizin. Önceden ısıtılmış fırında 180 derecede pişirin.
Küçük bir not : Kurabiyeler bekleyince daha güzel oluyor. Bu kurabiye de öyle. Bekletikçe tadı güzelleşiyor. Tabi bekletebilirseniz.

Ben görüntülemek için birini çıkarıp pişirdim. Fakat bir diğeri, misafirlerim gelinceye kadar birkaç gün buzlukta bekledi. Böylece onların gelişine taze kurabiyeler pişirme fırsatım oldu.


 Ve tarifler her zamanki gibi Porselen Demlik Çay Saati etkinliği ev sahibesi Sevgili PaSaSofraM 'a ve Çay Kahve Bahane etkinliği ev sahibesi Sevgili Pastaeli 'ne gidiyor. Kolay gelsin arkadaşlar...

Mermer Kek

Mermer Kek

Malzemeler


  • 5 yumurta
  • 1.5 su b. toz şeker
  • 1 çay b. sıvıyağ
  • 1 çay b. süt
  • 3 çorba k. tereyağı
  • 100 gr. bitter çikolata
  • 1 pk. kabartma tozu
  • 1 pk. vanilya
  • 1 su b. toz fındık
  • 7 çorba k. un


Hazırlanışı:

Çikolatayı benmari usulü eritiyoruz. Karıştırma kabına şekeri döküyoruz. Üzerine yumurta ve tereyağını ilave edip mikserle çırpıyoruz.

Sıvıyağı, sütü, toz fındığı, vanilyayı, kabartma tozunu ve unu da döküp çırpmaya devam ediyoruz. Tahin kıvamında hamur yapıyoruz. Yağlanmış kek kalıbının içerisine kek harcımızı döküyoruz.

Kek harcımızı döktükten sonra üzerine erittiğimiz çikolatayı döküyoruz. Tahta şiş ile hamurumuzu kalıbın içerisinde karıştırıyoruz.

Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırına verip pişiriyoruz.

Kakaolu Portakallı Şekerpare

Kakaolu Portakallı Şekerpare

Malzemeler


  • 150 Gr. Tereyağı
  • 2 Yumurta
  • 1 Çay B. İrmik
  • 1 Çorba K. Kakao
  • 2 Çorba K. Pudra Şekeri
  • 1 Pk. Vanilya
  • 1 Pk. Kabartma Tozu
  • 1 Portakal
  • 6 Çay B. Un

Şerbeti İçin:

  • 3.5 Su B. Su
  • 3 Su B. Toz Şeker
  • Yarım Limon
  • 1 Portakal Suyu

Üzeri İçin:

  • Turunç Reçeli

Hazırlanışı:

Şerbetimizi hazırlayıp ılımaya bırakıyoruz. Karıştırma kabına yumurtayı kırıyoruz. Üzerine tereyağını, irmiği, kakao' yu, pudra şekerini, vanilyayı, kabartma tozunu, portakal kabuğu rendesini ve unu da koyup kulak memesi kıvamında hamur yapıyoruz.

Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar kopartıp yuvarlıyoruz. Ortasına hafiften parmağımızı batırıyoruz. F ırın tepsisine koyup önceden ısıtılmış 180 derelik fırında pişiriyoruz.

Fırından çıkan tatlımızı şerbetleyip soğumaya bırakıyoruz. Servis tabağına alıp ortalarına turunç reçelini koyup servis ediyoruz.

Zeytinyağlı Sarımsaklı Patlıcan

Canım canım blogcanlarımmm,

Antalya'ya yaz geldi artık diyebilirim size...Dün ilk defa arabada klima açma ihtiyacı hissettik:)Mutfağımda sürekli zeytinyağlılar pişiyor,salatalar hazırlanıyor...İşte bu diyorum her defasında...Ennnn sevdiğim mevsim:) Emre'cim bahçede doyasıya koşup oynuyor,sürekli acıkıyor,dinozor fosili bulmak için uzun uzun yürüyüşlere çıkıyoruz beraber:)her defasında bulamayıp, çiçek toplayıp geri geliyoruz:)))Emre çok ümitli "kesin bulacağız annecim" diyor:)) Parkta üşümeden titremeden doyasıya oynuyoruz,çiçekleri sulayıp,resimler yapıp bahçede sergi açıyoruz...Daha neler neler...Oğlumla ben güneş enerjisiyle çalışıyoruz sanki...Koca günün her saniyesinde hareket halindeyiz...

Sonracığıma geçen haftalarda sevgili zerrincim tarafından mimlenmişimmm:)
Oyunumuzun konusu şu "Çocuğunuzun yaptığı ve sizin bayıldığınız 5 şey"

Emre'm;

*Aldığı herşeyi biz söylemeden yerine koyar,inanılmaz düzenlidir,temiz paktır:)

* Saçlarının dağınık olmasından hiç hoşlanmaz mesela,aynanın karşısına geçip saçlarını tararken o ciddi surat ifadesine bayılıyorum...Koşup yumulup,öpmek istiyorum hemen... Hele bir de babasının parfümünü sürmüşse eyvahhh iki katı ciddi olur...Gören çok mühim bir toplantıya gideceğini düşünebilir:)

*Utangaç ve maço tavırları ,o erkek erkek bakışları beni benden alır her defasında:)

*Ben hatırlatmadan dişini fırçaladıysa veya çişini yaptıysa eğer ,bütün apt. duyar zafer ve sevinç çığlıklarını:)))

* Akşamları uykusu geldiği zaman maço oğlum gider yerine pamuk oğlum gelir...saçlarımı okşaya okşaya,koklaya koklaya,sokula sokula ,uyur...En sevdiğim ,doyamadığım ve şükrettiğim anlardan biridir.

İlk aklıma bunlar geldi benim...bakalım sizin aklınıza neler gelecek kızlar:)

Ben de sevgili arkadaşlarımmm Hilal'i , Tümtüm'ü veee Sevil'i mimliyorum:)hadi bakalım kolay gelsin:)


Evetttt hep oyun hep oyun olmaz tabi...Yemekler de pişiriyoruz yeni tencerelerimizle :) Afiyetle de yiyip büyüyoruz:)

Buyurun bakalım bugünün nefissss tarifine,

ZEYTİNYAĞLI SARIMSAKLI PATLICAN

Malzemeler:

1 çay bardağı zeytinyağı
4 Adet patlıcan
2 adet çarliston biber
5 diş sarımsak
3 Adet Domates
3 adet kesme şeker
Tuz
1 su bardağı sıcak su

Süslemek için maydanoz

Yapılışı:
Patlıcanları alacalı soyup tuzlu suda 15 dak. bekletiyoruz.
tencereye zeytinyağını koyup,patlıcanları ilave ediyoruz.
Çarliston biberleri verev doğrayıp patlıcanların üzerine ekliyoruz.
Doğranmış Domatesleri, ince ince kıyılmış sarımsakları,kesme şekeri,tuzu ilave edip karıştırıyoruz.
Sıcak suyu da ekleyip kısık ateşte patlıcanlar yumuşayıncaya dek pişiriyoruz.
Servis tabağına alıp maydanozla süsleyip ,ılık veya soğuk servis yapıyoruz


AFİYET OLSUN

SEVGİİ DOLU ÖPÜCÜKLER




ÇUKUROVA'NIN MERKEZİ ADANA...

     Gezi notlarımda en son Gap turu kapsamında yaptığımız Antakya turumuzu anlatmıştım. Sıra geldi Adana'yı benim gözümden anlatmaya. Adana 'da kalmadık Adana'yı geçiş noktası olarak kullanıp kısa bir şehir turu yaptık. Kısa dediğime bakmayın görebileceğimiz en önemli noktaları gördük. Adana'ya girdiğimizde sabah sekiz buçuk civarıydı. İnanır mısınız o saatte bile kebap kokuyordu şehir. Adana Türkiye'nin beşinci büyük şehridir. Şehir merkezi Seyhan nehrinin kenarlarında bulunmaktadır. Adana Çukurova'nın bereketli topraklarının en önemli kısmıdır. Çukurova'nın merkezinde bulunur.

Şehri gezmeye 1882 yılında Adana valisi tarafından inşa edilen , 32 metre yüksekliğiyle Türkiye'deki en uzun saat kulesi olan Adana saat kulesinden başlıyoruz.
Daha sonra,Ramazanoğulları döneminden kalma Ramazan oğlu konağını görüyoruz.
Ramazanoğlu Konağı 1495 yılında Halil Bey'in hükümdarlığı sırasında inşa edilmiştir. Üç katlı olan konak hem taş hem de tuğlayla örülmüştür ve Türkiye'deki en eski ev örneklerinden biri olarak kabul edilir. Ramazanoğlu ailesinin yaşadığı yer Harem bölümüdür. Kalıntıları günümüze ulaşamayan Selamlık bölümü ise devlet işlerinin görüşüldüğü yerdi.


Daha sonra Adana Ulu camii geziyoruz.
1541 yılında Ramazanoğlu devrinde külliye biçiminde inşa edilen Ulu camii ise medresesi ve türbesiyle Adana'nın en çok ilgi gören ortaçağ mimarisine sahip bir yapısıdır. Pencerelerinin etrafında göze çarpan süsleme sanatlarının yanı sıra camide siyah ve beyaz mermer taşlarına rastlanır. Bunlar iç mekanda kullanılan 16. yüzyıl İznik çiniciliği ile ünlüdür.
Daha sonra Seyhan nehrinin kenarında muhteşem manzara eşliğinde mola veriyoruz.

En son durağımız olan Sabancı Camii'ne doğru yol alıyoruz. Tarihi bir geçmişe sahip olmamasına rağmen Adana'da en çok ziyaret edilen camidir, bunun sebebi de Orta Doğu'daki en büyük camilerden biri olmasıdır. Osmanlı mimarisine 'ne sadık kalınarak inşa edilen cami 1998 yılında hizmete açılmıştır. Genel görünüm olarak Sultanahmet Camii'ne, plan ve iç mekan olarak Selimiye Camii'ne benzer. Bu nedenle Sabancı Merkez Camii için “Selimiye'nin eşi, Sultanahmet'in kardeşi, Kocatepe'nin çağdaşı.” denmektedir





Caminin  çıkış kapısında ilk defa karabiber ağacı gördüm. Benim gibi hiç görmeyenleriniz varsa buyurun resmi aşağıda. Yakından da çektim:)))

Devamı var:)))

27 Nisan 2012 Cuma

BUGUN ARAS'İN DOGUMGUNU

Dogum yaptıktan sanırım sadece 4-5 gün sonraydi ... Anneme bir geceyarısı su soruyu sormuştum "34 yıldır annelik denen bu ağır yükü nasıl taşıyorsun?" diye ve bu çok yorucuymus, yüreğim yoruldu benim demiştim, henüz 5 günlük bebeğime dair duydugum kaygı hissiyle.. Annem anlamlı bir sekilde gulumsemis, alisirsin demişti..."anne olunca anlarsın" dedikleri şeyi yasıyordum sanırım. Bugün bebeğimle kavuştuğum gün, yeniden doğduğum, varlığımın anlamının arttığı, hayatta gercekten bir ise yaradığımı tam olarak hissettiğim gün...
Aras'a...
Ben klavye ile yazmayı bilen eline kağıt kalem pek almayan bir anneyim :) bugüne kadar sana ya hep mail atmamın ya da bloga yazmamın sebebi sanırım bu alışkanlık ! O yüzden senin bir hatıra defterin olmadı güzel oğlum :)
Gözlerinin icine baktığım o gün yani doğduğun gün bana can verdin sen, minicik ellerini avuçlarımın icine aldığımda kalbim sicacik oldu bebeğim. Sen, hayatımı, hayata bakışımı, hayatın anlamını, hayattaki anlamımı değiştirdin benim. Sen yokken meger biz bosluktaymisiz, sen bütün aileyi doldurdun... Teyzemin dediği gibi evimizin altın topu oldun,en büyük zenginliğimiz...
İyi ki geldin Aras ...
İyi ki doğdun güzel kuzum..
Seni çok seviyorum ... Hadi seslen bana kocaman ANNEMM de :)
Ben buradayım,yanıbaşında ..
Bu arada o gün sorduğum soruya alisirsin diyen annemi şimdi daha iyi anlıyorum, anneler o yüke alışmazmış, o kaygı hiç girmezmiş anneler o yükü bilerek hissederek yasamaya devam ederlermiş ...
Tüm annelere sevgilerimle!

SUSAMLI KURABiYE



malzemeler
  • büyük boy cay bardagi ile ölcün
  • 1 cay bardak ay cicek yag
  • 1 cay bardak margarin
  • 1 cay bardak susam
  • 1 cay bardak portakal suyu
  • 1 cay bardak pudra sekeri
  • 1 cay kasik kabartma tozu
  • aldigikadar un
üzerine
  • bir kase susam
  • 1 tane yumurtanin aki
hazirlanisi
  • Margarini ilk önce eritin.
  • Sivi yag,portakal suyu ve margarin bir kabin icersine koyup susami ve pudra sekerini ekleyin.
  • Unu yavas ,yavas ilave edip hamuruyugurun .
  • Almanlarin fincani ile ölcülüyor ben genelde yarim su bardagi olarak ölcerim malzemeleri .
  • Hamuru yarim saat dinlenmeye birakin üzerini kapatip serin bir serde.
  • Merdaneyle acip bicakla keserek seklini verin
  • Kivam dagiliyorgibi ola bilir susam bastirarak üzerini düzleyin ki catlaklar olusmasin.
  • ilk önce yumurtanin beyazina sonra susama batirin kurabiyelerinizi.
  • Firin tepsisine siralayip 180 derecede pisirin.
  • Cok güzel bir kurabiye bu tarifi yillardir yaparim bazen degisik meyva sularida kullana bilirsiniz portakal suyu yoksa

ARKADAŞLAR CUMA GÜNÜ ALLAH NASİP EDERSE EV TAŞIYORUM

ARKADAŞLAR BAZI RAHATSIZLIKLARIM YÜZÜNDEN VE OTURDUĞUM YERDE ASANSÖR OLAMADIĞI İÇİN ( 5 İNCİ KATTA OTURUYORUZ )EVİMİ DEĞİŞTİRMEK ZORUNDA KALDIM ALLAH NASİP EDERSE BU CUMA GÜNÜ TAŞINIYORUZ BİR KAÇ GÜN ARA VEREBİLİRİM İNTERNET BAĞLANTISI VE YERLEŞME TELAŞI NEDENİYLE


SİPARİŞ ÖRDÜĞÜM BEBEK YELEĞİ